GÜZEL SANATLAR VE EDEBİYAT
1. Güzel Sanatlar İçinde Edebiyatın Yeri
Sanat “duygu, düşünce ve hayallerin çeşitli
şekillerde güzel ve etkileyici bir şekilde anlatılması”
olarak tanımlanabilir.
İnsanlar, hayallerini, duygularını sanat yolu ile
ifade eder. İnsan olan her yerde sanat da vardır.
Sanat eserinin özelliği “tek” olması ve diğer
sanat eserlerine benzememesidir. Her sanat eseri,
sanatçısından izler taşır.
Resim, heykel, edebiyat vb. sanatların tümüne
güzel sanatlar denir.
Güzel sanatlar, kullanılan
malzemeye göre birbirinden ayrılır.
Güzel Sanatlar
İşitsel (Fonetik) Sanatlar
Edebiyat
Müzik
Görsel (Plastik) Sanatlar
Resim
Heykel
Hat
Mimari
Dramatik (Ritmik) Sanatlar
Tiyatro
Opera
Bale
Sinema
Dans
Resmin malzemesi fırça, müziğin nota, edebiyatın
malzemesi ise sözcüklerdir. Edebiyat, sözcükler
kullanılarak yapılan bir sanattır.
Edebiyat; tiyatro, müzik, sinema gibi güzel
sanatlarla ilişki içindedir. Bu sanatlar, edebiyattan
yararlanır.
NOT
İnsanın maddeye dayalı gereksinimlerini
karşılamak için yapılan, öğrenimle birlikte deneyim
beceri isteyen işe zanaat denir.
Sanat ve zanaatın farkı şudur:
Sanat, insana faydalı olma amacı taşımazken
zanaat, insana bir fayda sağlamayı
amaçlar. Sanat eserlerinde özgün ve tek olmak
gibi bir özellik varken zanaatın böyle bir amacı yoktur.
Bu yönüyle sanattan ayrılır.
2. Edebiyatın Bilimlerle İlişkisi
Edebiyat da bilim gibi insanı ele aldığı, konu
ettiği için bilim dallarına ait verilerden az ya da çok
yararlanır. Edebiyat sosyoloji, psikoloji, tarih, felsefe
gibi bilim dallarından yararlanır. Örneğin, tarihi bir
olayı konu olarak işleyen bir romancı, tarih biliminin
sunduğu sonuçlardan; bir kişinin ruh durumunu yansıtmak
isteyen yazar, psikoloji bilimine ait bilgilerden
yararlanacaktır.
3. Dilin İnsan ve Toplum Hayatındaki
Yeri ve Önemi
Dil, insan ve toplum hayatında önemli bir yere
sahiptir. Aynı dili konuşan insanları ortak bir noktada
birleştirerek ortak bir kültür oluşturur. Bu kültürel
birikim, dil sayesinde gelecek kuşaklara aktarılır.
Dilin kullanımı amaca göre farklılık gösterir.
Günlük yaşamdaki dil kullanımıyla bilimsel eserlerdeki
dil kullanımı birbirinden farklıdır.
Bilimsel metinlerde nesnel bir dil kullanılır ve kullanılan
bilim dalına özgü terimlere yer verilir.
Felsefede kavramlar, sanatta ise imgelerin kullanımı
ön plana çıkar. Günlük konuşma dilinde ise kişisel bir
dil kullanılır.
4. Metin
Bir yazıyı biçim, anlatım ve noktalama özellikleriyle
oluşturan sözcüklerin tamamına metin denir.
Her metin bir iletişim aracıdır. Belli bir düşünceyi
iletme amacı taşır.
Metin, cümle ve bu cümlelerin birleşmesi sonucu
meydana getiren paragraflardan oluşur. Metni
meydana gelen cümleler arasında bir anlam bağlantısı
vardır. Bu anlam ilişkisine bağdaşıklık denir.
Metinde cümleler, belli bir tema etrafında birleşir.
Metinler, anlatım türüne ve amacına göre
manzum ya da mensur olarak iki gruba ayrılabilir.
Manzum metinler dizelerden oluşurken mensur
metinler düz yazı şeklinde oluşturulur.
Metinler, gerçeklikle ilişkileri ve yazılış amaçları
bakımından sanat metinleri ve öğretici metinler
olarak ikiye ayrılır.
Sanatsal Metinler: Roman, hikâye, tiyatro vb.
kurmaca metinlerdir. Kurmaca, yani yazar tarafından
kurgulanmış, tasarlanmış bir gerçekliği yansıtırlar.
Bu metinlerde yazarın amacı bilgi vermek değil,
estetik bir zevk uyandırabilmektir.
Kurmaca metinler, yoruma açık, kesin bir bilgi
içermeyen metinlerdir. Kurmaca metinlerde dil,
sanatlı bir şekilde kullanılır. Kelimelerin mecaz ve
yan anlamlarına, imge ve çağrışımlara yer verilir.
Dilin şiirsel işlevi ön plandadır.
Öğretici Metinler: Makale, biyografi, gezi yazısı
vb. metinler öğretici metinlerdir. Bu metinlerde amaç
öğreticilik ve okuyucuya bilgi vermektir. Öğretici
metinler, kurmaca bir gerçekliği yansıtmaz. Dil, göndergesel
işlevdedir. Düşünceyi geliştirme yollarından
yararlanılır.
5. Edebi Metin
Edebî metin, öğretici olma amacı taşımayan,
gerçekliğin kurmaca bir şekilde yansıtıldığı
metinlerdir.
Edebî metnin özellikleri şunlardır:
Edebî metinler, insana ait gerçeklikten
yola çıksa da kurmaca bir gerçeklik taşır.
Edebî metinlerde dil, yan anlam ifade edecek
şekilde kullanılır, çağrışımlara yer verilir. Sözcükler,
gerçek anlamlarının dışında kullanılır.
Edebî metinler, tek ve kesin bir anlam içermez.
Okuyucu tarafından farklı şekillerde yorumlanabilir.
Farklı kişilerde veya yaş gruplarında değişik duygular
uyandırabilir.
Edebî metinlerle dil, genellikle şiirsel işlevde kullanılır.
Edebî metinlerde anlam, bağlamla ilişkilidir.
Edebî metnin yazıldığı ortam, dönem, yazarın duygu
ve ruh hali edebî metne yansır.
Her edebî metin, belli bir tema etrafında oluşur.
Edebî metinleri aşağıdaki gibi sınıflandırabiliriz:
a) Anlatmaya bağlı metinler: Roman, hikâye,
destan, masal vb.
b) Göstermeye bağlı metinler: Tiyatro
c) Coşku ve heyecanı dile getiren metinler: Şiir
0 yorum:
Yorum Gönder